
Su Yalıtımı ile Betonarmede Korozyona Karşı Koruma: Yapıların Ömrü Nasıl Uzatılır?
Korozyon, betonarme yapılarda en büyük yapısal tehditlerden biri olup donatının zamanla zayıflamasına ve yapı ömrünün ciddi şekilde kısalmasına neden olur. Özellikle suyun ve nemin yapı elemanlarına nüfuz etmesi, çelik donatının oksitlenerek dayanıklılığını kaybetmesine yol açar. Bu süreç, taşıyıcı sistemlerin gücünü azaltarak yapı güvenliğini tehlikeye atar. Yapıların uzun ömürlü olmasını sağlamak ve korozyon kaynaklı hasarları en aza indirmek için en etkili yöntemlerden biri su yalıtımıdır. Doğru malzeme ve uygulama teknikleri ile gerçekleştirilen su yalıtımı, betonarme yapılarda nemin ve suyun oluşturabileceği zararlara karşı güçlü bir koruma sağlayarak yapı ömrünü uzatır. Bu yazıda, “Korozyon nedir?” sorusunu cevapladıktan sonra su yalıtımının korozyonla mücadeledeki kritik rolünü ve en etkili korozyon koruma yöntemlerini ele alacağız.
Betonarmede Korozyon Nedir? Korozyon Gelişimine Etki Eden Faktörler Nelerdir?
Betonarme yapılarda korozyon problemi inşaat sektöründe her zaman için önemini koruyan ve sıkça karşılaşılacak yapı problemlerinden biridir.
Korozyon, metal yüzeylerin çevresel etkenler nedeniyle aşınarak yapısal bütünlüklerini kaybetmeleri sürecidir. Betonarme yapı elemanı içinde yer alan unsurlardan birisi olan (çelik malzemenin) donatının bulunduğu ortamla elektrokimyasal reaksiyona girerek fiziki ve metalik özelliklerini kaybetme durumudur. Aderans, betonun çeliğe yapışma özelliği olup alkali niteliğe sahip betonun aderans ile çeliği sarmalaması sonucunda donatıyı korozyondan koruyan bir alan oluşur.
Korozyonun temel nedenleri:
Nem: Havadaki nem, metal yüzeylerde oksidasyon tepkimelerini hızlandırır ve korozyonu tetikler.
Kimyasal Maddeler: Asidik veya bazik maddeler, metal yüzeylere direkt etki ederek korozyona yol açabilir.
Elektrik Akımı: Elektro-kimyasal tepkimeler, iletken metal yüzeylerde korozyonu artırabilir.
Yüksek Sıcaklık: Sıcak ortamlar, malzemelerin daha hızlı bozulmasına neden olarak korozyon riskini artırır.
Bu nedenlerle beton üzerinde oluşabilecek çatlaklar ve döküntüler kanalıyla su, nem, tuz ve havadaki gazlarla birlikte meydana gelen kimyasal reaksiyon sonucunda çelik üzerindeki koruyucu kısım bozulmaya başlar. Paslanma ve çürüme ile çelikte kütle kaybı gelişir ve bunun sonucunda yapı elemanı, çekme ve sünme özelliğini yitirir. Dolayısıyla korozyon koruma yöntemleri kritik önem taşır.
Betonarmede Korozyonun Etkileri Nasıl Oluşur?
Yapı ömrü ve dayanıklılığını tehdit eden en büyük etken sıvı veya gaz fazındaki sudur. Ülkemizdeki yapı stoğunun neredeyse tamamı, beton ile çeliğin iyi uyumunu ortaya koyan betonarmeden üretilmektedir. Betonarme içerisinde bulunan demir donatı ise atmosfer koşullarından ve özellikle sudan çok ciddi seviyelerde olumsuz etkilen bir malzemedir.
Yapıya nüfuz eden su, yapıların taşıyıcı kısımlarındaki donatıları korozyona uğratarak kesitlerinin azalmasına ve yük taşıma kapasitesinin ciddi miktarlarda düşmesine neden olur. Korozyona bağlı donatı kesitinde oluşan kayıp, donatının başlangıçta tasarlanan hesap değerlerini karşılayamamasına neden olarak yapı güvenliği açısından risk oluşturur.
Betondaki su sızıntısı sonucu donatının korozyona uğraması, yapıların erken yıpranmasına sebep olarak servis ömrünü azaltır.
Korozyona genellikle yapıya giren su sebep olur.
Donatıya ulaşan su, demiri genleştirip zamanla betonu parçalar. Bu hacim artışına bağlı olarak korozyon, beton kabuğunu çatlatmaya yetecek basınç üretir.
Korozyon sonucu oluşan pastan dolayı çeliğin hacminde 2 ile 4 kat artış olur.
Taşıma kapasitesinin düşmesi ve kesit kaybı sebebiyle hasar gören yapı, deprem gibi doğal afetler sonucu yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.
Korozyon, yapı malzemelerinin ömrünü kısaltır, performanslarını düşürür ve maliyetli onarımlara yol açabilir.
Yapılarda Korozyon Hasarı Nasıl Önlenir? (Korozyondan Korunma Yöntemleri)
Korozyonun önlenmesi yapı malzemelerinin ömrünü uzatmak, performanslarını korumak ve maliyetleri düşürmek için önemlidir. Korozyonu önlemek üzere yapı güvenliği sağlamak için yeni inşa edilen binalarda ve mevcut binalarda gerekli tedbirler alınmalıdır. İşte korozyon koruma yöntemleri.
1. Yeni inşa edilecek binalarda doğru planlama, tasarım ve uygulama ile alınan korozyon önlemleri
Yeni inşa aşamasında yapıların uzun yıllar boyunca dayanıklılığını koruması için zemin etüdünün yapılması, yapının tekniğine uygun olarak tasarlanması, iç ve dış etkenlerden yalıtım ile korunması gerekir.
Korozyon karşı koruma yöntemlerinin başında, betonarme olarak ürettiğimiz yapılarımızın temel seviyelerini yeraltı suyunun etkilerinden ve yüzeysel suların etkilerinden korumak için doğru tasarlanmış su yalıtım uygulamalarının yapılması esastır.
Yapı tasarlanırken su ve nem etkisinden uzak tutacak biçimde doğru drenaj planlaması yapılmalı, suyun etkin olduğu temeller ve tabi zemin seviyesi altında yer alan dış cephe duvarlarında su yalıtımı uygulanmalıdır.
Özellikle bodrum katlar havalandırılacak biçimde planlanmalı, nemli ve kirli havanın çıkışı sağlanmalıdır. Bina cephe kaplamalarında çatlak ve delik oluşumuna geçit verilmeyip yağmur oluk ve dereleri, su ve atık su tesisatları kurallara uygun olarak yapılmalıdır. Tabi zemin seviyesi altında dökülecek betonda geçirimsizlik sağlayan yapı kimyasalları kullanılmalıdır.
Tekniğine ve standartlara uygun beton ve donatı kullanılmalı ve betonarme yapı elemanlarının dış kısmı ile donatı arasındaki mesafeyi koruyan pas payı, teknik mevzuata uygun biçimde kullanılmalıdır.
Korozyona sebep olabilecek çatı yapı elemanları, yağmur suyu olukları, dereleri, iniş boruları gözden geçirilmeli ve gerekirse onarılmalı, su ve atık su tesisatlarının, taşıyıcı sisteme zarar vermesinin önüne geçilmelidir. Bodrum katlar başta olmak üzere havasız mekânların havalandırılması sağlanmalıdır.
Korozyon nedeniyle hasar görmüş olan betonarme yapı elemanının etkin bir tamir yöntemi bulunmamakla beraber, kabul edilebilir derecede hasarlı yapılarda onarımlar gerçekleştirilmekte, böylelikle hasarın büyümesinin önüne geçilebilmektedir.
Donatı Korozyonu Tamiratı
Öncelikle tadilata, hasar bölgesi ve çelik donatı temizlenmek suretiyle korozyon katmanının kaldırılmasıyla başlanır. Basınçlı havayla istenmeyen parçacıklar temizlenir. Korozyon görülen alanlarda uygulama öncesinde demir donatılar tam olarak pastan arındırılmalı çelik yüzeyler gerekli yapı kimyasalıyla astarlanıp uygun bir (çimento veya epoksi esaslı) korozyon kontrol harcı ile kaplanmalıdır. Bu işlemlerin ardından su yalıtım uygulaması yapılmalıdır.
3- Uygun malzeme ile korozyon önlenir mi?
Korozyona karşı korumanın bir diğer adımı, uygun standartta beton kullanımı ile tuzlar ve diğer kimyasal maddelerin donatıya ulaşmasının önüne geçmektir. Standartlar ve mevzuata uygun, inşaat çeliği dış cephelerde geçirgen olmayan, kaliteli ve doğru dış cephe kaplama malzemesi kullanılması, korozyon direnci ve geçirimsizlik sağlayan yapı kimyasalları ve diğer su yalıtım malzemeleri ile uygulama yapılması ile korozyon gerçekleşmesi imkânsız hale gelecektir.
Korozyon, inşaat malzemelerinde önemli bir sorun ortaya çıkarır. Özellikle çelik, beton ve alüminyum gibi yapı malzemeleri korozyona maruz kaldıklarında dayanıklılıkları ve ömürleri azalır. Günümüzde kullanılan yapı kimyasalları yapıların korozyona karşı dayanıklılığını artırmak amacıyla çeşitli yenilikçi çözümler sunmaktadır.
Korozyona karşı dayanıklılığı artırmak için doğru su yalıtım malzeme seçimi nasıl yapılmalıdır?
Su yalıtım malzemeleri, uzun ömürlü yapılar için kritik önem taşır. Uzun yıllar boyunca çevresel etkilere karşı direnç gösteren ve dayanıklı yapılar oluşturan bu malzemelerin kullanımı, projelerde korozyon riskini önemli ölçüde azaltır. Su yalıtım malzemeleri ve uygulamaları farklı özellikleri ile çeşitlilik gösterir.
Yapısal su yalıtımı:
Genel olarak beton elemanların imalatı sırasında imalat kolaylığı sağlamak, betonun kalitesini artırmak, istenen özelliklerin verilmesini sağlamak ve su geçirimsizliği elde etmek amacıyla toz ya da likit halde bulunan yapı kimyasallarının katkı olarak kullanılması ile yapımıza su girişini ve etkilerini azaltıcı uygulamalar bütünüdür.
AQUAFİX LİKİT Kristalize Kapiler Su Geçirimsizlik Beton Katkısı
AQUAFİX LİKİT C Konsantre Kristalize Kapiler Su Geçirimsizlik Beton Katkısı
Yüzeysel su yalıtımı:
Suyun bulunabileceği dış ortam ile yapı kabuğu arasında su geçirimsiz katman oluşturmak için yapılan işlemler bütünüdür. Bu amaçla kullanılan su geçirimsiz özel malzemelere yüzeysel su yalıtım malzemeleri denir.
Su yalıtım malzemeleri kullanım amacı ve bölgesine, ortamdaki su basıncına, zeminin yapısına, yapıdan beklenen hareketlere, ürünün üzerine gelecek olası yüklere ve yapıdaki detaylara göre seçilmelidir.
Korozyon önlemleri için yapısal su yalıtımı uygulamaları ve yüzeysel su yalıtımı başta temel ve çatılar olmak üzere gerekli olan tüm bölgelere çözüm olarak mutlaka uygulanmalıdır.
FİXA Su Yalıtımı Ürünleri 13 kategoriye ayrılmıştır.
Su yalıtımı, yapıların korunması ve ömrünün uzatılması için hayati önem taşır. FİXA, korozyona karşı dayanıklı yapılar için yapısal ve yüzeysel su yalıtım malzemeleri ile yapıların değerini korur ve güvenli bir yaşam alanı sunar. Bu ürünler, yapıları suyun zararlı etkilerinden koruyarak korozyon riskini azaltır ve yapı ömrünü uzatır.
FİXA Su Yalıtımı Ürünleri hakkında detaylı bilgi ve teklif almak için bize 0212 690 92 92 no’lu telefondan ve musteriliskileri@fixa.com.tr e-posta adresinden ulaşabilirsiniz.
SSS
- Korozyon nedir ve inşaat sektöründe neden önemlidir?
Korozyon metal, beton veya diğer yapı malzemelerinin çevresel etkenlerden dolayı bozulması veya aşınmasıdır. İnşaat sektöründe korozyon, yapısal bütünlüğü tehdit eder, maliyetleri artırır ve güvenliği tehlikeye sokar. Bu nedenle korozyonun önlenmesi ve yönetilmesi büyük bir önem taşır.
- İnşaatta en yaygın korozyon türleri nelerdir?
İnşaat sektöründe en yaygın korozyon türleri arasında (demir ve çelikte) paslanma, betonda karbonatlaşma ve klorür etkisi, ayrıca galvanik korozyon sayılabilir. Her bir tür, malzemenin türüne ve ortam koşullarına bağlı olarak farklı şekillerde meydana gelir.
- Korozyonun önlenmesi için hangi yöntemler kullanılabilir?
Korozyonu önlemek için çeşitli yöntemler mevcuttur. Bunlar arasında boya ile galvanizleme gibi koruyucu kaplamalar, pasifleştirici ajanların kullanımı, katodik koruma sistemleri ve malzeme seçiminde korozyona dayanıklı alternatiflerin tercih edilmesi yer alır.
- Betonda korozyonun önüne geçmek için alınabilecek önlemler nelerdir?
Betonda korozyonu önlemek için uygulanabilecek önlemler arasında doğru karışım tasarımı, uygun su/çimento oranı, iyi bir kür işlemi, su geçirmezlik sağlayan katkı maddelerinin kullanılması ve yeterli kalınlıkta koruyucu beton kaplaması gibi yöntemler bulunmaktadır.
- Korozyon tespitinde hangi yöntemler kullanılır?
Korozyon tespiti için çeşitli yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler arasında görsel muayene, ultrasonik kalınlık ölçümü, elektriksel direnç ölçümü gibi teknikler ve ayrıca laboratuvar testleri bulunmaktadır. Bu yöntemlerin kombinasyonu, korozyonun mevcut durumunu daha doğru bir şekilde değerlendirmeye yardımcı olur.
Paylaşın!
Diğer Blog Yazılarımız